Yurtdışından Türkiye’yi telefon ile aramanın dakikası 100 Kuruştan fazla.. Yurt içinden aynı telefon numarasının aranması 2,5 kuruş..
Yani 40 kattan fazla…
Amerika 1 kuruş, Avrupa 3 kuruş, Irak 2 lira (200 kuruş), Türkiye 103 kuruş,.. gelişmemiş ülkeler pahalı, gelişmiş ülkeler ucuz…
10 yıl önce yurtdışından Türkiye 2,5 kuruşa aranıyordu, İmtiyazlı işletmeciler istedi, BTK’da yurtdışından gelen çağrı sonlandırma ücretlerine operatörlerin istediği gibi ücret uygulamasını serbest bıraktı. İmtiyazlı operatörler de tarifeyi 40 kat artırdı.
Yurtdışı arama ile yurt içi arama arasında bukadar çok fark olunca; Fraud (Sahte /dolandırıcı) çağrı yapanların sayısı arttı, kurdukları yurt içinden trafik sonlandırma sistemleri ile başedilemez hal aldı.
Sabit Telefon İşletmecileri (STH) olarak Mevzuata uyabilmek ve imtiyazlı işletmecilerin hakkaniyete de sığmayan bu yurtdışı tarifelerinden para kazanmalarını sağlamak için; işi gücü bıraktık bedel ödeyerek fraudcuları önlemeye çalışıyoruz…
Fraudcuların yurtdışı trafiğini yurtiçine internetten vpn ile indirmelerinin ve ondan sonrada yurt içi abonelikleri yaparak yurtiçinden arama yapılıyormuş gibi sonlandırmalarının teknolojik olarak önüne geçmek mümkün değil.
Kısacası; Haberleşmenin izlenmesi Anayasaya aykırı.. Teknolojik imkansızlık ta var.. o zaman bu fraud’u nasıl tespit edeceğiz?
STH olarak yurtdışının her yerinden Türkiye’ye doğru aramalar yaparak arayan numara Türkiye numarası çıkarsa kapatacaksınız deniliyor. Sektördeki pazar payının %97 sine sahip olanlar için %3 üne sahip işletmecilerin bunu yapmaya ekonomik güçleri yeter mi?
Evet… Bizim gibi Telekom işletmecilerinin pazar payını artırması çok zor görünüyor. Zaten 20 yıldır artmadığı da ortada… Malesef bu yüzden bireysel abonelik yapmayı, transit trafik taşımayı durdurdurmak zorunda kaldık.. Bu yönüyle de Telekom sektörünün işleyişine zarar verdiği ortadadır.
Irak, Fas, Tanzanya’yı aramanın maliyetinin 1 TL nin üstünde olduğu ileri sürülerek yurt dışından gelen fiyatların artırılması gerçekçi değildir. Trafiğin yoğun olduğu ABD 1 kuruş, Almanya 3 kuruş, … olması bu tezi çürütmektedir.
4,5G haberleşmesi ve Akıllı telefonlar çıkması herkesin mobil uygulama üzerinden arama yapmalarını gün geçtikçe artırmaktadır.
Pandemi dönemindeki video konferans sistemlerinin yaygın kullanılmaya başlanması da, insanları normal telefon hatları yerine İnternet üzerinden iletişime yönlendirdiği açıktır.
Normal telefondan Yurtdışından Türkiye’yi arayanlar kim? sorusunu sorduğumuzda; teknolojiyi kullanmayı bilmeyen Almanya’da , İsveç’te, .. yaşayan yaşlı Türk vatandaşlarının çoğunluğu teşkil ettiği görülmektedir. Bu durum ülke hasreti çeken insanımıza karşı vefasızlık örneğine dönüşmüştür..
Yurt dışından gelen çağrılara yüksek tarife uygulanması yurtdışında yaşayıp teknolojiyi kullanan milyonlarca insanımızı whatsapp ‘a mahkum ettiği unutulmamalıdır.
Türkiyenin aranması bu kadar pahalı olunca, artık Avrupadan, Amerikadan Türkiye değil, Türkiye’den oralar aranmaya başlandı. İşin bir de bu yönü vardır. Yani f”ahiş fiyatlar” azda olsa döviz kaybımızın artmasına sebep olmaktadır.
Üstelik 5G sonrası zaten telefon dönemi kapanacak, herkes görüntülü görüşmeye başlayacak…
Teknolojik imkansızlık nedeniyle Turkcell, Vodafone haber vermelerinden sonraki 2 saat içinde Fraud yapan aboneyi kapatmamızı STH olarak bizlerden isterken, TTmobil’in bunu kabul etmemesi ve bir çok işletmeciye yurt idışından gelen çağrıyı yurt içi olarak vermişsiniz diye fatura kesmesi, arabağlantı sözleşmelerine ağır şartlar dercetmeye çalışması düşündürücüdür.
Biran önce TTmobil’in de Türkcell ve Vodafone gibi uygulamaya geçmesi gerekmektedir.
HERŞEYDEN ÖNEMLİSİ SEKTÖREL İŞLETMECİLİĞİ BOZAN, HAKKANİYETE AYKIRI OLAN VE YURTİÇİ TARİFENİN 40 KATINI GEÇEN YURTDIŞI TELEFON TARİFESİNİN DE BTK TARAFINDAN YURTİÇİ TARİFEYE EŞİTLENMESİ ARTIK ZARURİ OLMUŞTUR.
SONUÇ OLARAK; YURTDIŞI TELEFON ÇAĞRILARININ; TEKNOLOJİK GELİŞMEYLE İNTERNET ÜZERİNDEN YAPILAN HABERLEŞMELER NEDENİYLE ZATEN ORTADAN KALKMAKTA OLDUĞU DA UNUTULMAMALI VE BİZ İŞLETMECİLER BUNLARLA DEĞİL, GELECEĞİN HABERLEŞME TEKNOLOJİLERİNİN ÜLKEMİZDE YAYGINLAŞMASINI SAĞLAMAYA ÇALIŞMALIYIZ.
5809 SAYILI ELEKTRONİK HABERLEŞME KANUNUNUN AMACININ DA; İMTİYAZLI TEKEL İŞLETMECİLERİNİN HAKKANİYETE SIĞMASA BİLE DAHA ÇOK MENFAAT TEMİN ETMESİNİN ÖNÜNÜN AÇILMASI YERİNE ÜLKEMİZDE TEKNOLOJİK GELİŞMENİN, ETKİN SERBEST REKABETİN GELİŞTİRİLMESİ VE YAYGINLAŞTIRILMASINI EMRETTİĞİ UNUTULMAMALIDIR.